Mali Tablolar hakkında.......

Biz muhasebe kayıtlarını günlük mali ve ticari olaylara göre yapıyoruz,

bu tutulan kayıtlar bir nevi tuvale , eseri yaratanın fırça darbeleri gibi,

geriye çekilip son halini görmek istediğimizde "mizan tablosu" nu yazdırır ona bakarız,

bu tabloda şirketin tüm hesaplarına aktif pasif yada artı , eksi karakterli kayıtların tümünün toplamlarını görürüz,

bu tablo bir fikir verebilir, ama çok yüzeyseldir,

bu tablodaki bizim gelir giderlerimizi, kar yada zararımızı etkileyen hesapları ayrı bir yerde alt alta toplarız,

borç bakiyesi veren hesaplar ile alacak bakiyesi veren hesapları 2 ayrı sütunda alt alta toplayınca

iki sütun toplamları arasındaki fark borç fazla ise zarar alacak fazla ise kardır,

aradaki farkı eksik olan sütun altına yazdığımızda bu tablo tamamlanır buna gelir tablosu diyoruz.

Mizanda kalan hesaplarımızda da yine kar yada zarar hesabı adı altında eşitleme yaptığımızda ortaya çıkan tablo bilançodur.

Gelir tablosu başı ve sonu bellki bir dönemdeki faaliyetin sonuçlarını gösterir , yani bir dönemi yansıtır,

Bilanço ise şirketin belli bir tarihteki durumunu yansıtır,

30/6/2013 tarihli bilanço o gün şirket ne durumdadır onu gösterir,

1/1-30/6/2013 tarihli gelir tablosu ise 1 ocak 30 haziran tarihleri arasında ne yaptık onu gösterir,

Duyuru- 20/8/2013

Sayın Müşterimiz,                                                      Ağustos/2013

2013 yılının 2. geçici vergi beyanlarını tamamladık vergi çıkanlarda vergileri ödediler şimdi temmuz ayı kdv beyannamelerini tamamlıyoruz,

Bu ayın sonuna kadar haberlerde gittikçe sıklaşarak “e-defter” ve “e-fatura” kavramlarını duyacaksınız ve bekli merak da edeceksiniz acaba sizi ilgilendiriyor mu diye;

2011 yılı mal ve hizmet satışlarınızın toplamı 10 milyon TL nin altında ise sizi alakadar etmiyor.Kısaca budur ve bu konuda maliye uzun uzun petrol piyasası madeni lisansı,özel tüketim yasası 3 sayılı liste imal inşa ithal falan diye upuzun tarifleri hangi mantıkla yaptı ise onlara bakmanın hiçbir manası yok, 10 milyon TL üzerinde hasılatı olup, herhangibir süper market zincirinin bir halkasından (kipa, migros, tansaş vs ) bir tek kibrit, çakmak, süt, su, gazete, ekmek vs herhangi bir şey almış ve bunu yevmiye defterine kaydetmiş olan tüm firmalar 1 eylüle kadar bu sisteme girme başvurusu yapıp 1 ocak gününe kadar hazırlıklarını tamamlayıp e-fatura kesmeye başlayacak, e-defter tutacaklar. Bizim ekibimizden Emin bugün İstanbul’da bunun eğitiminde.

Yeni bir dönem başlıyor, maliye bakanına göre Kuzey Avrupa ülkelerinde sistemin %99 u, Latin Amerika’da ise %90 ı bu sistemin içinde, biz de uyacağız, yarın bu 10 milyon daha aşağıya çekilecek zamanla vergi mükelleflerinin pek çoğu bu sistemin içine girecekler.Sistemin belkemiği kestiğiniz faturanın önce maliyeden geçip müşterinize gitmesi, yaptığınız yevmiye defteri kaydının anında maliye kayıtlarında izlenmesi.Bunun ne anlama geldiğini işinin başında olan ve ne olup bittiğini izleyen vergi mükellefleri çok kolay kavrarlar.

Elle gelen düğün bayram, telaşa heyecana gerek yok.

Bir konumuz daha var, efendim bir rivayete göre 2003 den bir diğerine göre 2006 dan beri tespit edilen ceza gerektiren trafik hatalarının cezalarının kesilmesi anca tamamlanmış ve araç plakasına göre kayda geçmiş.Şimdi siz diyelim 2010 da 2.el araç aldınız ve aldığınız aracı kullananlar 2010 öncesinden yakalandılar böyle, hatalı park, sürat sınırını aşma falan, bunları cezaları araç üzerine yazılı olacak ve siz o aracı satmak istediğinizde gecikme zammı ile karşınıza çıkacak, olur mu, olur ama tabi toplumdan da itirazlar olur diye bir önlem almış hükümet, 6495 sayılı torba yasayı 2/8/2013 de resmi gazetede yayınladı, sonrada 17/8/2013 de 5 seri nolu alacakların yapılandırılması hakkında tebliğ yayınlandı, buna göre, bu söz konusu cezalar (bu mevzuatta ipc, idari para cezası diye geçiyor)  üzerine eklenmiş gecikme zamlarının önemli bir bölümünden vazgeçiliyor,  3 taksitte kasım ocak ve mart aylarında ödenerek kapanabiliyor, başvurunun son günü 31 ekim 2013. En yakın taşıtlar vergi dairesine gidip plakaya bir baktırmakta fayda var acaba araç üzerinde böyle bir sıkıntı var mı?  Ya da size daha önce bu tür bir tebligat yapıldı ise ekim sonuna kadar başvurup taksitlendirerek ödeyebilirsiniz.

Saygılarımızla.

Ali İsmet Tekin

532 4231400

232 4251200

http://muhasebegunlugum.blogspot.com

EK: 1-

İŞÇİNİN İŞE MAZERETSİZ GELMEMESİ DURUMUNDA YAPILACAKLAR

İşçi 2 günden fazla mazeretsiz işe gelmediğinde yapılacak işlemler.

1-İki gün işe gelmediğine dair iki adet tutanak tutulacak ve örneğin 05/08/13 ve 06/08/13 tarihlerinde gelmeyen işçi için 06/08/2013 tarihinde (en geç durumun öğrenilmesinden itibaren 6 iş günü içinde)  noter kanalı ile tebligat yapılmalı. Tebligat aslında İŞE DAVET yazısıdır. Yazıyı aldığı tarihten itibaren 3 gün içinde geçerli mazeretlerini bildirmesi aksi takdir de 4857/25-II-g ye göre fesih yapılacağı bildirilir.

2- Tebligatın işçiye ulaştığı tarihi noterden öğreneceksiniz. Bu tarihten sonra 3 gün içinde gelip geçerli mazeret bildirmezse (ispat edici vesikalarla) 4.gün iş akdini ilgili madde gereği fesh edeceksiniz ve bu fesih bildirimin de noter ile işçiye ileteceksiniz.

Yanı 05/08/13 - 06/08/13 tarihlerinde gelmeyen bu işçiye 06/08/13 tarihinde noterden tebligat yapacaksınız. Diyelim ki tebligatın 10/08/13 günü işçiye ulaştığını noterden tespit ettiniz. Bu durumda 11/12/13/08-13 tarihlerinde işçi geçerli mazeretini bildirmezse 14/08/2013 günü iş akdini ilgili maddeye göre feshedip yine tebligatını yapacaksınız.

05/08/13 den 14/08/2013 e kadar geçen günlerin primlerini ödemeyip, eksik gün sebebi olarak devamsızlığı gösterip, tutanakları ve noterden yapılan tebligatı EK-10 ekinde kurama vereceğiz.